Repository logo
  • English
  • Català
  • Čeština
  • Deutsch
  • Español
  • Français
  • Gàidhlig
  • Italiano
  • Latviešu
  • Magyar
  • Nederlands
  • Polski
  • Português
  • Português do Brasil
  • Srpski (lat)
  • Suomi
  • Svenska
  • Türkçe
  • Tiếng Việt
  • Қазақ
  • বাংলা
  • हिंदी
  • Ελληνικά
  • Српски
  • Yкраї́нська
  • Log In
    Have you forgotten your password?
Repository logoRepository logo
  • Communities & Collections
  • All Contents
  • English
  • Català
  • Čeština
  • Deutsch
  • Español
  • Français
  • Gàidhlig
  • Italiano
  • Latviešu
  • Magyar
  • Nederlands
  • Polski
  • Português
  • Português do Brasil
  • Srpski (lat)
  • Suomi
  • Svenska
  • Türkçe
  • Tiếng Việt
  • Қазақ
  • বাংলা
  • हिंदी
  • Ελληνικά
  • Српски
  • Yкраї́нська
  • Log In
    Have you forgotten your password?
  1. Home
  2. Browse by Author

Browsing by Author "M. Murat DEMET"

Now showing 1 - 4 of 4
Results Per Page
Sort Options
  • No Thumbnail Available
    Item
    Obsesif-kompulsif bozuklukta sosyodemografik özellikler ve fenomenoloji
    (2005) E. Oryal TAŞKIN; M. Murat DEMET; Filiz DENİZ; Artuner DEVECİ; Emine ŞİMŞEK; Fatma YURTSEVER
    Amaç: Bu çalışmada obsesif kompulsif bozukluk tanısı konan bir grup hastanın sosyodemografik ve fenomenolojik özelliklerinin belirlenmesi amaçlanmıştır. Yöntem: Veriler Celal Bayar Üniversitesi Hastanesi Psikiyatri Polikliniği’nde izlenmekte olan ve obsesif kompulsif bozukluk tanısı konan 96 hastadan elde edilmiştir. Sonuçlar: Hastaların %25’i erkek, %75’i kadın, yaş ortalaması 33.19±12.52’di. Örneklemin ortalama YBOKÖ toplam puanı 22.05±8.96’tü. Major depresif bozukluk %34.4 oranıyla en sık eşlik eden psikiyatrik bozukluktu. Hastaların %28’inin birinci derece akrabalarında obsesif kompulsif bozukluk saptandı. Erkek hastalarda saldırganlık (%70.8), bilme ve anımsama gereksinimi, uğurlu-uğursuz sayılar, batıl inançlar gibi diğer obsesyonlar (%62.5), kirlenme (%58.3) ve simetri/düzen (%54.2); kadınlarda saldırganlık (%75), kirlenme (%59.7), simetri/düzen (%59.7), kuşku (%58.3) obsesyonları; erkeklerde tekrarlayıcı törensel davranış (%54.2) ve temizlik/yıkanma (%50.0) kompulsiyonları; kadınlarda temizlik/yıkanma (%69.4), kontrol (%54.2) kompulsiyonları en sık görülen obsesyon ve kompulsiyonlardı. Tartışma: Yalnızca sağaltım arayan ve sağlık kuruluşuna başvuran küçük bir örneklem üzerinde yürütülen bu araştırmada kirlenme ve kuşku obsesyonları ile temizlik/yıkanma ve kontrol kompulsiyonları literatürle uyumlu olarak bulunmuştur. Her iki cinsiyette literatürün aksine belirlenen yüksek saldırganlık obsesyonları yöntem farklılığına bağlanmıştır. Obsesif kompulsif bozukluğun fenomenolojisi ve demografik özellikleri hakkında daha doğru bilgilere ulaşmak için alan çalışmalarına gereksinim vardır.
  • No Thumbnail Available
    Item
    Obez hastalarda psikopatoloji, aleksitimi ve benlik saygısı
    (2005) M. Murat DEMET; Bilgin ÖZMEN; Artuner DEVECİ; Erol Özmen; Zeliha Hekimsoy
    Amaç: Obezite kronik ve ciddi bir halk sağlığı sorunudur. Kişilerin sağlıkla ilgili yaşam kalitesini birçok yoldan etkileyen yaygın bir bozukluktur. Sıklıkla depresyona ve diğer psikiyatrik bozukluklara yol açar. Bu araştırmada obez hastalarda psikiyatrik tanılar, depresyon ve anksiyete düzeyleri, aleksitimi ve benlik saygısının araştırılması amaçlanmıştır. Yöntem: Araştırma grubunu Endokrinoloji polikliniğine başvuran hastalardan obezite tanısı konan ardışık 50 hasta oluşturmuştur. Hastalara DSM-IV I. eksen bozukluklarını araştırmak için yapılandırılmış klinik görüşme çizelgesi klinik versiyonu (SCIDI) uygulanmıştır. Hastalarda sosyodemografik bilgi formu, Hamilton Depresyon Derecelendirme Ölçeği (HDDÖ), Hamilton Anksiyete Değerlendirme Ölçeği (HADÖ), Beck Depresyon Envanteri (BDE), Hastane Anksiyete ve Depresyon Ölçeği (HAD), Toronto Aleksitimi Ölçeği (TAÖ), Rosenberg Benlik Saygısı Ölçeği (RBSÖ) kullanılmıştır. Ölçek puanları ile beden kitle indeksi (BKİ) ilişkisi için t-testi uygulanmıştır. Sonuçlar: Beden kitle indeksi ortalaması 37.84±6.51 kg/m2(aralık:30.0-52.0) bulunmuştur. Hastaların ortalama yaşı 41.62±11.80 olarak saptanmıştır. Hastaların %90'ı (n=45) kadın, %48'i (n=24) ev kadını, %40'ı (n=20) ilkokul mezunu, %72'si (n=36) evli olarak saptanmıştır. Hastaların 21'inde (%42) DSM-IV'e göre psikiyatrik tanı saptanmıştır. Özgül fobi en sık psikiyatrik bozukluk olarak belirlenmiştir (n=9, %18). Hastaların TAÖ ve RBSÖ puanları sırasıyla 9.70±3.34 ve 1.26±1.38 olarak bulunmuştur. BKİ ile ölçek puanları arasında istatistiksel olarak anlamlı bir ilişki bulunamamıştır. Tartışma: Obezi6.51 kg/m2 (aralık:30.0-52.0) bulunmuştur. Hastaların ortalamtede psikiyatrik durum ve risk etkenleri arasındaki ilişkiyi saptayabilmek için daha fazla araştırmanın yürütülmesi gerekir. Bu nedenle özellikle daha detaylı ve uzun süreli araştırmalara gereksinim vardır.
  • No Thumbnail Available
    Item
    Manisa ili kent merkezinde intihar düşüncesi ve girişimi yaygınlığı
    (2005) Erbay Pınar DÜNDAR; M. Murat DEMET; ender kaya; Artuner DEVECİ; Erol Özmen; Gönül DİNÇ HORASAN; E. Oryal TAŞKIN
    Amaç: İntihar girişimi önemli bir halk sağlığı sorunudur. Bu araştırmada Manisa ili kent merkezinde intihar düşüncesi ve intihar girişiminin yaşam boyu yaygınlığı ve ilişkili risk etmenlerinin belirlenmesi amaçlanmıştır. Yöntem: Manisa kent merkezinde yaşayan 15-65 yaş grubundaki kişilerden küme ve sistematik örnekleme yöntemi ile belirlenen 1086 kişi araştırmanın örneklemini oluşturmuştur. İntihar düşüncesi ‘‘hiç intihar etmeyi ciddi olarak düşündüğünüz oldu mu?’’ ve intihar girişimi ‘‘hiç intihar girişiminde bulundunuz mu?’’ soruları ile sorgulanmıştır. İntihar girişiminde bulunan deneklere intihar girişimi ile ilgili bilgilerin sorgulandığı ‘‘intihar girişimi özellikleri formu’’ uygulanmıştır. Bulgular: İntihar düşüncesinin yaşam boyu yaygınlığı % 6.6 (s=72), intihar girişiminin yaşam boyu yaygınlığı % 2.3 (s=25) olarak saptanmıştır. İntihar girişiminde bulunanlarda en sık stres etkeni % 44 (s=11) ile evlilik sorunları olarak belirlenmiştir. İntihar girişiminde bulunanların üçte ikisi yöntem olarak aşırı doz ilaç kullanmış, önceden intihar girişimi % 24’ünde (s=6) gözlenmiştir. İntihar düşüncesi için kadın olma (p=0.012), sigara içme (p=0.001), alkol kullanımı (p=0.028), önceden psikiyatrik bozukluğu olma (p<0.0001), ailede psikiyatrik bozukluk öyküsü olma (p=0.021) risk etmenleri olarak belirlenmiştir. İntihar girişimi için sigara içme (p=0.005), önceden psikiyatrik bozukluğu olma (p<0.0001), ailede psikiyatrik bozukluk öyküsü olma (p=0.029) risk etmenleri olarak saptanmıştır. Sonuç: Bu araştırmaya göre intihar girişimi önceden psikiyatrik bozukluğu olan, daha önceden intihar girişiminde bulunan ve ailede psikiyatrik bozukluk öyküsü olan bireylerde dikkatli bir şekilde değerlendirilmelidir. İntihar girişimi ile ilişkili klinik ve sosyodemografik özelliklerin bilinmesi gerekir.
  • No Thumbnail Available
    Item
    Borderline kişilik envanterinin türkçe'ye uyarlanması, güvenilirlik ve geçerliliği
    (2006) Selin MIZRAK; E. Oryal TAŞKIN; M. Murat DEMET; Ömer AYDEMİR; İlkin İÇELLİ; Emine ŞİMŞEK; Esen Ayşen DANACI; Aytuner DEVECİ
    Amaç: Borderline kişilik örgütlenmesi/bozukluğu hem yarattığı yeti yitimi, hem de diğer bozuklukların seyrini kötüleştirmesi nedeniyle günlük psikiyatri uygulamasında saptanması gereken bir psikopatolojidir. Borderline Kişilik Envanteri ağırlıklı olarak borderline kişilik örgütlenmesine odaklanmış, Kernberg'in yapısal borderline kişilik örgütlenmesine dayanan, 53 maddeli bir kendini değerlendirme ölçeğidir. Ülkemizde böylesi bir araç bulunmaması nedeniyle, bu çalışmada Borderline Kişilik Envanteri'nin Türkçe'ye uyarlanması ve güvenilirlik ve geçerliliği sınanmıştır. Yöntem: Öncelikle Borderline Kişilik Envanteri üç psikiyatrist tarafından Türkçe'ye çevrilmiş ve bir metin haline getirilmiştir. Daha sonra bir dilbilimci tarafından ingilizce'ye geri çevrilmiş ve metne son hali verilmiştir. Araştırma psikiyatri polikliniğine başvuran ve DSM-IV'e göre tanı konulmuş 40 borderline kişilik bozukluğu, 35 majör depresif bozukluğu ve 30 şizofrenisi olan toplam 105 hasta ve herhangi bir psikiyatrik bozukluğu olmayan 61 kontrol deneği ile yürütülmüştür. Bulgular: Araştırma grubunun yaş ortalaması 28.2±10.3'tür. Güvenilirlik analizinde tüm çalışma grubunun Cronbach alfa değeri 0.92, yalnızca borderline kişilik bozukluğu grubunun ise 0.84 olarak belirlenmiştir. Test-yeniden test korelasyonunda r=0.67 olarak bulunmuştur ve istatistiksel olarak anlamlıdır (p<0.002). Geçerlilik analizinde özgüllük ve duyarlılığa bakılmış, ROC analizinde 15/16 kesme puanı olarak elde edilmiştir ve bu kesme puanında duyarlılık %80.0, özgüllük ise %79.3 olarak saptanmıştır. Bu kesme puanı için pozitif yordama değeri %55.1 ve negatif yordama değeri %92.5 olarak elde edilmiştir. Tanı gruplarının Borderline Kişilik Envanteri'nden elde ettikleri puan sırasıyla borderline kişilik bozukluğu için (s=40) 23.2±8.3, majör depresif bozukluk için (s=35) 12.3±7.7, şizofreni için (s=30) 11.0±8.1 ve sağlıklı kontrol denekleri için (s=61) 5.1 ±3.7 olarak saptanmıştır ve aralarındaki fark anlamlı bulunmuştur (p<0.0001). Borderline Kişilik Envanteri, borderline kişilik bozukluğu grubunu diğer hasta gruplarından ve sağlıklı kontrollerden iyi bir biçimde ayırt etmektedir. Sonuç: Borderline Kişilik Envanteri Türkçe formu gündelik uygulamada güvenilir ve geçerli biçimde kullanılabilir.

Manisa Celal Bayar University copyright © 2002-2025 LYRASIS

  • Cookie settings
  • Privacy policy
  • End User Agreement
  • Send Feedback