Browsing by Author "SEMRA KURUTEPE"
Now showing 1 - 2 of 2
Results Per Page
Sort Options
Item Bir Üniversite Hastanesindeki Achromobacter \rxylosoxidans subsp. denitrificans İnfeksiyonlarının \rDeğerlendirilmesi(2022) SEBNEM SENOL AKAR; SEMRA KURUTEPE; EMİNE KÜBRA DİNDAR DEMİRAY; Sevil ALKAN; deniz özerGiriş: Achromobacter xylosoxidans (AX) cinsi bakterilere bağlı gelişen infeksiyonlar nadirdir. Ülkemizden de çeşitli vaka bildirimleri \rbulunan bu infeksiyonların tedavisine yaklaşım konusunda pratik bilgi eksikliği mevcuttur. Bu çalışmada hastanemizde tespit edilen AX \rdenitrificans infeksiyonlarını ve klinik yaklaşımımızın sunulması amaçlanmıştır. \rMateryal ve Metod: Çalışmamıza 01.01.2016-31.12.2019 tarihleri arasında Manisa Celal Bayar Üniversitesi Hafsa Sultan \rHastanesi’nde yatarak tedavi gördüğü sürede bir örneğinde hastanemiz Mikrobiyoloji Laboratuvar’ında AX. denitrificans üremesi \rolan ve etken kabul edilen 18 yaş üstü hastalar alındı. Hastane kayıtlarından bu hastalara ait bilgilere retrospektif olarak ulaşıldı. \rDemografik, klinik ve bakteriyolojik veriler uygun yöntemle analiz edildi. \rBulgular: Çalışma döneminde 10 hastanın 16 örneğinde AX. denitrificans üremesi tespit edildi. Örneklerin 11’i (%68.7) yara dokusu \rbiyopsi kültürüydü. Toplam 10 olgunun 9’u erkek, yaş ortalaması 51.3 ± 17 idi. Altı hasta bir yıl içinde aynı serviste farklı zaman dilimlerinde takip edilirken 4’ünün yatış birimlerinde spesifik bir kümelenme veya o birimle ilişkili öyküsü yoktu. Hastaların AX. denitrificans \r‘a bağlı olarak en sık cerrahi alan infeksiyonu tanısı aldığı saptandı. İnfeksiyonların tamamı sağlık hizmeti ilişkili infeksiyondu (SHİE). \rRisk faktörlerine bakıldığında, sıklık sırasıyla, Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi Servisi’nde yatma, bu birimde operasyon geçirme, son bir \rayda antibiyotik kullanma ve kollajen doku hastalığı öyküsü gözlendi. AX. denitrificans infeksiyonu tanısı aldığı sırada 10 hasta çeşitli \rnedenler ile ampirik antibiyotik tedavisi almaktaydı. Bir hasta kültürdeki üreme öncesinde kaybedilmişti. Ampirik tedavide en sık 3. \rkuşak sefalosporinler kullanılmaktaydı. Kültür sonucu çıktığında hastaların %30’u uygun antibiyoterapi alıyordu. Üretilen 16 kökenin \rtümünün piperasilin/tazobaktama duyarlı olduğu saptandı.\rSonuç: Sağlık hizmetiyle ilişkili infeksiyon etkenleri arasında AX. denitrificans nadir bir infeksiyon olarak akla gelse de özellikle etkenin \rkümelenme gösterdiği kliniklerde kaynağın saptanarak kontrol altına alınması ve ampirik tedavilerde etkeni kapsayan uygun tedavi \rseçeneklerinin tercih edilmesi gerekliliği unutulmamalıdır.Item Pediatrik Hastada Nadir Patojen: Chryseobacterium gleum Sepsisi(2024) Zeynep Nazlıkaya Erdem; Zühre Başak Tan Köktürk; Gülsüm Ekim; Neslihan Zengin; SEMRA KURUTEPEChryseobacterium gleum, doğada yaygın olarak bulunmasına rağmen insanda nadiren infeksiyona neden olan bir patojendir. Bildirilen vakaların çoğunluğu nozokomiyal olup sıklıkla immünsupresyon veya kalıcı kateterlerle ilişkilidir. Bu çalışmada C. gleum ilişkili bakteremi olgusunun sunulması amaçlanmıştır. On bir yaşında çocuk hasta, solunum sıkıntısı nedeniyle acil servise başvurmuş, hastanın tedavisi için yoğun bakım ünitesine yatışı yapılmıştır. Yatışının 28. gününde hastada sepsis kliniği gözlenmesi üzerine hastadan alınan kan kültürü örnekleri tıbbi mikrobiyoloji laboratuvarına gönderilmiştir. Gram-negatif basil morfolojisinde olan bakteriler VITEK 2 GN ID (bioMérieux, Fransa) kartı kullanılarak VITEK 2 Compact (bioMérieux, Fransa) identifikasyon sistemi ile Chryseobacterium indologenes olarak tanımlanmıştır. Etkenin doğrulanması için suş, MALDI-TOF MS yöntemiyle de değerlendirilmiştir ve etken C. gleum olarak saptanmıştır. VITEK 2 AST (bioMérieux, Fransa) kartı kullanılarak etken, trimetoprim-sülfametoksazole duyarlı; siprofloksasine yüksek dozda duyarlı; amikasin, meropenem, imipenem, sefepim, piperasilin-tazobaktam ve aztreonama dirençli bulunmuştur. C. gleum’un çok ilaca dirençliliği, bu mikroorganizmayı yeni ortaya çıkan endişe verici bir patojen haline getirmektedir. Bu nedenle C. gleum’un uygun risk faktörlerine sahip hastalarda olası bir infeksiyon nedeni olarak akılda tutulması önemlidir.