Repository logo
  • English
  • Català
  • Čeština
  • Deutsch
  • Español
  • Français
  • Gàidhlig
  • Italiano
  • Latviešu
  • Magyar
  • Nederlands
  • Polski
  • Português
  • Português do Brasil
  • Srpski (lat)
  • Suomi
  • Svenska
  • Türkçe
  • Tiếng Việt
  • Қазақ
  • বাংলা
  • हिंदी
  • Ελληνικά
  • Српски
  • Yкраї́нська
  • Log In
    Have you forgotten your password?
Repository logoRepository logo
  • Communities & Collections
  • All Contents
  • English
  • Català
  • Čeština
  • Deutsch
  • Español
  • Français
  • Gàidhlig
  • Italiano
  • Latviešu
  • Magyar
  • Nederlands
  • Polski
  • Português
  • Português do Brasil
  • Srpski (lat)
  • Suomi
  • Svenska
  • Türkçe
  • Tiếng Việt
  • Қазақ
  • বাংলা
  • हिंदी
  • Ελληνικά
  • Српски
  • Yкраї́нська
  • Log In
    Have you forgotten your password?
  1. Home
  2. Browse by Subject

Browsing by Subject "Dil ve Dil Bilim"

Now showing 1 - 20 of 23
Results Per Page
Sort Options
  • No Thumbnail Available
    Item
    Dil Ölümü Bağlamında Kayseri'de Yaşayan Uygur Türk Toplumu
    (2005) Ferhat KARABULUT
    Canlı bir organizma gibi doğup gelişebilen dil, yaşaması için uygun şartlar ortadan kalkınca varlığını devam ettirme şansını yitirir. Çin devleti tarafından uzun zamandır uygulanan politikalar neticesinde, Doğu Türkistan'da yaşamakta olan Türklerin bir kısmı anavatanlarını terketmek zorunda kalmıştır. Bir kısım Uygur Türkü de, Türkiye'ye gelerek Kayseri'ye yerleşmiştir. Bu çalışma 1965 yılından beri Kayseri'de yaşamakta olan bu küçük Türk toplumunu ve konuştukları ana dillerini, dil ölümü bağlamında incelemektedir.
  • No Thumbnail Available
    Item
    Köktürkçenin Sıfat Fiilli Yapı Tipolojisi
    (2009) Ferhat KARABULUT
    Dünyada konuşulan dillerin temelde tek bir sisteme dayandığını, söz dizimindeki farklılıkların dönüşümler sonucunda meydana geldiğini ileri süren Amerikalı dilbilimci Noam Chomsky, Derin Yapı ve Yüzey Yapı kavramları ile dillerin gizli kalan yönlerini aydınlatmaya çalışmıştır. Bu makalede, Chomsky’nin 1950’lerde geliştirdiği Üretken-Dönüşümlü Dilbilgisi Kuramı ve 1980’lerde geliştirdiği Yönetim ve Bağlama Kuramı ana hatlarıyla tanıtılacak ve sıfat fiil tipolojisi Köktürkçe bağlamında analiz edilecektir.Bilindiği üzere, Türkiye’de, sıfat fiil konusu genelde bir morfolojik olgu olarak değerlendirilmekte ve şekil bilgisi başlığı altında incelenmektedir. Bu çalışmada sıfat fiil bir yapı olarak ele alınacak ve şekil-söz dizimi-anlam (morfosentaktik-semantik) boyutuyla incelenecektir. Yani sıfat fiil, sadece bir kelime olarak değil, hem kendi yönetim alanında (alt cümle) hem de üst cümlenin yönetim alanında rol üstlenen morfolojik-söz dizimsel bir unsur olarak ele alınacaktır. Derin yapıdan yüzey yapıya taşınan başadın (nitelenen ad), alt cümledeki görevi ve taşınma sonucunda geride bıraktığı boşluğun pozisyonu tespit edilecek ve ortaya çıkan sıfat fiilli yapının çeşidi belirlenecektir.
  • No Thumbnail Available
    Item
    Türk dilinde edilgen biçimbirimsiz etken yapi Tipolojisi
    (2010) Ferhat KARABULUT
    Bu çalışmada Türk dilinin yüklemi edilginleştiricibiçimbirimleri olan –l- ve –n- olmadan da edilgen çatıoluşturabildiğini göstermeye çalışacağız. Özellikle sıfat- fiilli yapılarda ortaya çıkan etken morfolojili edilgençatılar Türk dilinin hemen bütün evrelerindegörülebilmektedir. Etken yapılı edilgen çatı tipolojisiniortaya koymak için Üretken Dönüşümlü DilbilgisiKuramı'nın dilin iki düzlemi olarak tanımladığı derin yapıve yüzey yapı bağlantısına dikkat çekeceğiz. Buna ilaveolarak boşluk kuramı ve yönetim bağlama ilkesinden defaydalanacağız.
  • No Thumbnail Available
    Item
    Türk Dili sıfat-fiilli yapı Tipolojisinin Japon, Kore ve Macar tipolojileri ile karşılaştırılması
    (2011) Ferhat KARABULUT
    Bu çalışmada, dünya dillerinde önemli bir yere sahip olan sıfat-fiilli yapıların tipolojilerini inceledik. Bunu yapmaktaki amacımız, Türk Dili Tipi Sıfat-fiilli Yapı tipolojinsin dünya dilleri arasındaki yerini tespit etmek ve benzer tipolojiler ile karşılaştırmaktır. Türk dili ile akraba olduğu varsayılan Japon, Kore ve Macar dillerini, sıfat-fiil tipolojileri açısında analiz ederek Türk Dili Tipolojisi ile olan benzerlikleri ortaya koymaya çalıştık. Sıfat-fiil tipolojisini analiz ederken, Chomsky’nin Üretken-Dönüşümlü Dil Bilgisi ve Yönetim ve Bağlama Kuramı’ndan faydalandık. Dilin yapısal olarak incelenmesi gerektiğini ileri süren Chomsky, derin yapı ve yüzey yapı kavramları ile taşınım ve dönüşümün bütün diller için kaçınılmaz bir gerçeklik olduğunu gösterdi. Biz de bu çalışmada ad öbeği taşınımı ve boşluk kuramı ışığında, sıfat-fiilli yapı tipolojilerini karşılaştırmalı olarak ele aldık ve Türk, Japon, Kore ve Macar dilleri arasındaki Şaşırtıcı benzerliği, öbek yapı ve söz dizimi seviyesinde tespit ettik.
  • No Thumbnail Available
    Item
    Un, Ufak ve Uşak kelimeleri üzerine
    (2011) Ayşe İLKER
    Bu makalede, Türkçenin en eski kelimelerinden biri olan “un” ve bu kelimenin köküyleilgili olduğunu düşündüğümüz “ufak” ve “uşak” kelimelerinin tarihî ve çağdaş Türkçe yazılıbelgelerdeki örneklerine dayanılarak, gelişme ve türeme seyri anlatılmaktadır. “Un” kelimesi,tarihî dönemde ve bugünkü bazı lehçelerde uzun ünlülü olarak kullanılmıştır. Ufak ve uşakkelimeleri ise, hem tarihî hem çağdaş yazılı belgelerde “küçük” anlamında kullanılmış vedeğişik türevler ve ikilemelerle farklı anlamlar oluşturmuştur. Metinlerden örnekler verilerek,bu kelimelerim türeme seyri ve anlam gelişmeleri gösterilmiştir.
  • No Thumbnail Available
    Item
    Türk dilinde ve dünya dillerinde edilgen yapı tipolojisi dilbilimsel bir incelem e
    (2013) Tuğba ÖZDEMİR ARI
    -
  • No Thumbnail Available
    Item
    BİLDİRME GÖREVLİ “OLUR”UN AHISKA AöZINDAKİ İHTİMAL İùLEVİ VE ESKİ TÜRKÇEDEKİ İZLERİ
    (2014) serpil ersöz
    Ol- fiili Türkçede esas fiil olduğu kadar yardımcı fiil olarakda kullanılabilir. Yardımcı fıil olarak kullanıldığında ya birleşik fiillerioluşturur ya da cümlede bildirme görevini yerine getirir.Makale, ol- fiilinin geniş zaman çekiminin (olur'un) bildirmegörevinde kullanılmasıyla ilgilidir. Literatürde bildirme görevindeki ol--fiilinin yapısal ve anlamsal özellikleri üzerine araştırmalar varken, oluryapısının cümledeki anlamsal işlevi üzerinde yeterince durulmadığıgörülmektedir.Ahıska ağzında olur sözü ile oluşturulan belirli yapıların (İsim+olur, Fiil-mlş +0lur, Fiil--mAk +0lur, Fiil-sA+kişi eki +0lur), standartTürkiye Türkçesindekiler ile görev bakımından aynı, fakat anlambakımından farklı kullanıldığı tespit edilmiştir. Elinizdeki makale de iştebu farklılıklar üzerine odaklanmaktadır.Makalede, bildirme görevli olur'un Ahıska ağzındaihtimal/tahmin/olabilirlik işlevindeki kullanımının Türkçenin tarihîdönemlerinde de olup olmadığı sorgulanmaktadır.
  • No Thumbnail Available
    Item
    İletişimsel Bir Bakış Açısı ile Reklamcılıkta Göstergebilimin Rolü
    (2022) Handan Güler İplikçi
    Reklam sembolik bir mesajdır ve göstergebilim klasik bir yöntem olarak, reklamcılık alanında özellikle de mesajları oluşturma ve analiz süreçlerinde yaygın olarak kullanılmaktadır. Reklamların etkili olabilmesi için stratejiler geliştirilirken işaretler, sembolizm ve tüketici davranışı gibi konulardan faydalanılmaktadır. Reklam göstergebilimi, pazardaki iletişim ve anlamı incelemek için en zengin kaynaklardan biridir. Göstergebilim işletmelere iletişim açısından da fırsatlar sunmaktadır. Çalışmada Lipton’un #konuşalımartık reklam kampanyasına ait reklam afişleri örnek olarak seçilmiştir. Bu kampanyada ideolojik açıdan aktarılmak istenen mesajın sembolik göndermelerle nasıl aktarıldığı “iletişimsel bir bakış açısı” ile incelenmiştir. Göstergebilimde öncü olan Ferdinand de Saussure’nin teorileri temel alınarak her bir afiş için analiz yapılmıştır. Yapılan analiz neticesinde belirli simgesel mesajların tutarlı bir şekilde tekrarlandığı, bu sayede hedef kitleye mesajın ideolojik olarak benimsetilmesinin kolaylaştığı görülmüştür. Kültürel simgelerin ve sembolik göstergelerin kendinden beklenen anlam aktarma işlevini başarı ile yerine getirdiği, ayrıca metin ve görsel unsurların birbirini desteklerken aynı zamanda anlamı da pekiştirdiği sonucuna varılmıştır.
  • No Thumbnail Available
    Item
    AZERBAYCAN EDEBİYATINDA 1980’Lİ YILLARDA HİKȂYE
    (2022) Ayvaz Morkoç
    Azerbaycan edebiyatında 1980’li yıllardaki hikâye, ilk bakışta 1960 nesrinin devamı gibi görünür. Oysa dikkatli gözle incelendiğinde kendine özgü hususiyetler taşıdığı anlaşılmaktadır. Bu yıllarda hikâye kaleme alan edipler, Sovyet idaresinin baskıcı uygulamalarının değişmesini arzuluyorlardı. 1980’li yıllarda radikal yenilikler yapmaya çalışan müellifler, millî ve manevi konuları hikâyenin temel unsuru hâline getiriyorlardı. Azerbaycan edebiyatında 1960 nesrini kendine örnek alan 1980’li yılların hikâyecilerinin taklitçilikle suçlanarak tenkit hedefine yerleştirildiği görülür. Azerbaycan’da hikâye türünün 1980’li yıllarda başarılı bir gelişme çizgisi izlediği söylenebilir. Yaş bakımından birbirinden farklı olan edebî nesiller, aynı yıllarda ürün vermiştir. Yaşlı nesle mensup İlyas Efendiyev, İsmail Şıhlı, İsa Hüseyinov, Sabir Ehmedli; hikâye vadisinde ilginç örnekler vermeyi sürdürürler. Gerçekte 1960 nesri temsilcileri olan Mirza İbrahimov, İsi Melikzade, Anar, Ekrem Eylisli ile Elçin; başarılı hikâyeleriyle dikkat çekerler. Benzer biçimde 1970’li yıllardaki performanslarıyla öne çıkan Vagif Nesib, Şahmar Ekberzade, Mövlud Süleymanlı, Ramiz Rövşen, Seyran Sehavet, Afag Mesut gibi isimleri saymak gerekir. 1980’li yıllardaki hikâyelerde ülkedeki sistem eleştirisinden ziyade birey öne çıkarılır. Kendi iç dünyasında ikilemler yaşayan hikâye kahramanları, kendilerine ve topluma yabancılaşmış şahıslar olarak tasvir edilir. Hikâye konusu hâline getirilen alkolizm, adam kayırma, rüşvet gibi zaaflar eleştirilir. Bu yıllarda din ve milliyet kavramlarının çokça kullanıldığı ve Azerbaycan Türk halkının, millî şuurunu yükseltmek gayesiyle bu kavramlara hususi değer verdiği görülür. 1980’li yılların anlatılarında tercih edilen mekânların da âdeta bireysel kimlik kazandığı söylenebilir. Bu zaman kesitindeki hikâyelerde şahıs kadrosu, konu yelpazesi ve mekân tercihlerinin 1960 öncesi dönemle karşılaştırıldığında köklü değişikliğe uğradığı görülür. Netice olarak kanaatimizce kaleme alınan hikâyeler millî meseleleri daha fazla öne çıkarmış, ülkenin bağımsızlığına giden yolu açmış ve Azerbaycan Cumhuriyeti’nin kurulmasına katkı sağlamıştır.
  • No Thumbnail Available
    Item
    FATİH KERİMÎ’NİN “TİLSİZ HATUN” ADLI HİKÂYESİ ÜZERİNE
    (2022) CİHAN ÇAKMAK
    18 ve 20. yüzyılın ilk çeyreğinde farklı coğrafyalarda baş gösteren birtakım yenilik hareketleri İdil Ural sahasında geniş yankı bulmuş, özellikle eğitimin modernleşmesi zemininde ortaya çıkan yeni arayışlar beraberinde uzun yıllardır süregelen klasik eğitim kurumlarının sorgulanmasına da fırsat tanımıştır. Yüzyıllardır geleneksel bir anlayışın hüküm sürdüğü Buhara medreselerindeki eski öğretim metodunun hâkim olduğu medreselere ilk itirazlar Şehabeddin Mercani gibi büyük âlimler tarafından dillendirilecektir. Mercani’yi takip eden yıllarda topluma hiçbir katkısı olmayan bu kadimci anlayış yüksek sesle eleştirilecek ve eğitimde modern anlayışın hâkim olması gerektiği ortaya konacaktır. Kendini “ceditçiler” olarak adlandıran aydınlar gurubu, bu eski medreselerle toplumun ileriye gitmesinin mümkün olmayacağını dile getirerek okuma yazmanın artması ve kız çocuklarının da erkeklerle eşit bir şekilde eğitim-öğretim faaliyetlerinden faydalanması gerektiğini dile getireceklerdir. İşte bu hareketin içinde yer alan Fatih Kerimî, yazdığı eserler ile gazete ve dergi faaliyetlerinde toplumdaki problemli alanlar üzerinde durarak bunlara çözüm önerileri sunacaktır. Toplumun dertleriyle dertlenen, halkın içinde bulunduğu sıkıntılar üzerinde sürekli düşünen ve sorunlara çözüm bulmayı ilke edinen Kerimî, mensup olduğu Tatar milletinin gelişmesi için sürekli eğitim ve yayın faaliyetleriyle meşgul olmuştur. Bu itibarla yazdığı eserler ve yayıncılık faaliyetlerinde âdeta bir sosyolog gibi toplumdaki sorunlu alanları teşhis etme ve bu alanlara çözüm yolları bulma gayreti içinde bulunmuştur. Bu çalışmada, Fatih Kerimî’nin 1908 yılında Orenburg’da yayımlanan “Tilsiz Hatun” adlı eseri üzerinde durulacaktır. Söz konusu eser Kerimî’nin gazetelerde kaleme aldığı fikrî yazıları ile hikâyelerinde üzerinde durduğu toplumsal konulardan farklı olarak, bireysel bir üslupla kaleme alınması ve mizahi unsurlar içermesi bakımından yazarın diğer eserlerinden ayrılmasıyla dikkat çekmektedir.
  • No Thumbnail Available
    Item
    Developing a fake news identification model with advanced deep language\rtransformers for Turkish COVID-19 misinformation data
    (2022) akın özçift; mehmet bozuyla
    The massive use of social media causes rapid information dissemination that amplifies harmful messages\rsuch as fake news. Fake-news is misleading information presented as factual news that is generally used to manipulate\rpublic opinion. In particular, fake news related to COVID-19 is defined as ‘infodemic’ by World Health Organization.\rAn infodemic is a misleading information that causes confusion which may harm health. There is a high volume\rof misinformation about COVID-19 that causes panic and high stress. Therefore, the importance of development of\rCOVID-19 related fake news identification model is clear and it is particularly important for Turkish language from\rCOVID-19 fake news identification point of view. In this article, we propose an advanced deep language transformer\rmodel to identify the truth of Turkish COVID-19 news from social media. For this aim, we first generated Turkish\rCOVID-19 news from various sources as a benchmark dataset. Then we utilized five conventional machine learning\ralgorithms (i.e. Naive Bayes, Random Forest, K-Nearest Neighbor, Support Vector Machine, Logistic Regression) on\rtop of several language preprocessing tasks. As a next step, we used novel deep learning algorithms such as Long ShortTerm Memory, Bi-directional Long-Short-Term-Memory, Convolutional Neural Networks, Gated Recurrent Unit and\rBi-directional Gated Recurrent Unit. For further evaluation, we made use of deep learning based language transformers,\ri.e. Bi-directional Encoder Representations from Transformers and its variations, to improve efficiency of the proposed\rapproach. From the obtained results, we observed that neural transformers, in particular Turkish dedicated transformer\rBerTURK, is able to identify COVID-19 fake news in 98.5% accuracy.
  • No Thumbnail Available
    Item
    Mütercim-Tercümanlık Müfredatlarındaki Tamamlayıcı Derslerin Öğrenme Yetkinliği Kazandırmadaki Rolü Üzerine Bir İnceleme
    (2023) Güldane Duygu Tümer
    Bilgi ve değer üretme yeni nesil üniversitelerin öne çıkan hedeflerinden biridir. Bu noktada, alana özgü akademik bilginin yanı sıra araştırma, sorgulama, eleştirel ve ilişkisel düşünme gerekli beceriler olarak ortaya çıkmaktadır. Dolayısıyla, bu becer- ileri kazandıran dersler, bilgi ve değer üretmek için gereken altyapının oluşturulması ve akademik bilgiyi uygulamada etkin şekilde kullanma becerisinin geliştirilmesi için elzemdir. Çeviri eğitimi açısından, yukarıda sözü edilen yetkinlikler temelde çok katmanlı beceriler bütünü olan ’çeviri edicini’ de desteklemektedir. Müter- cim Tercümanlık programlarında araştırmaya, okumaya, sorgulamaya ve eleştirel düşünmeye dayalı ’tamamlayıcı dersler’ hem beklenen nitelikte öğrenme yetkin- liğini hem de çeviri edincini desteklemektedir. Bu çalışma, Mütercim-Tercümanlık programlarında tamamlayıcı dersler olarak yer alan Güncel Gelişmeler ve Dil ve Kültür Edinci derslerinin söz konusu becerilere katkısını ortaya koymayı amaçla- maktadır. Bu doğrultuda, Manisa Celal Bayar Üniversitesi Mütercim Tercümanlık Bölümü müfredatında yer alan Güncel Gelişmeler ve İngilizce Dil ve Kültür Ed- inci dersleri konu kapsamında incelenmiştir. İlk olarak, çalışmanın kavramsal ve kuramsal çerçevesini oluşturan ‘bilgi okuryazarlığı’ ve ‘bilgi akıcılığı’ kavramları öğrenme yetkinliği ve çeviri edinci bağlamında ele alınmıştır. Ardından, ilgili der- slerin tanımları ve işlevleri açıklanarak bir öğrenme yetkinliği olarak bilgi akıcılığı ve çeviri edinci açısından değerlendirilmiştir.
  • No Thumbnail Available
    Item
    STEM YAKLAŞIMINDA YENİ BİR AÇILIM: STREAM
    (2023) Ayşenur KULOĞLU; Burhan Akpinar; Mehmet Nuri ÖĞÜT; ŞEYDA NUR HALİTOĞLU
    Derleme niteliğindeki bu çalışmanın amacı, STEM eğitimine, yeni bir bileşen olarak İngilizce okur-yazarlığı” anlamında “Reading” (R) öğesinin eklenmesini tartışmaktır. Belge tarama yönetime göre belirli ölçütlere göre seçilen dokümanlar üzerinden yapılan tartışmada, STEM’in tarihi arka planı, STEM bileşenlerinin işlevleri ve STEM bütünlüğüne yeni bileşen eklenmesi ihtiyacı irdelenmiştir. Bu irdelemelerden STEM eğitiminin, insan zihni ve doğanın bütünsel işleyişine uygun bir yaklaşım olduğu ve bu yaklaşımın sürekli evirilerek günümüze ulaştığı belirlenmiştir. STEM’in, sanat bileşeni eklenmesiyle STEAM’e dönüşmesi, bu evirilmenin sonucu olduğu ve ancak, sonuncusu olmadığı değerlendirilmiştir. Çünkü Bilgi Çağı ve Endüstri 4. 0. Gibi çağımızın dinamikleri, STEM’in de sürekli değişimini gerektirmektedir. Bu gerekliliğe bağlı olarak STEM’e İngilizce okur-yazarlığı” anlamında “Reading” (R) öğesinin eklenmesiyle, STREAM’e dönüşen bu yaklaşımın, eğitimde düşünme, kurgu, imgelem ve hayal kurma gibi bilim ve teknoloji ile ilgili yeni açılımlar sağlaması beklenebilir.
  • No Thumbnail Available
    Item
    Salihli Kazak Türklerinin Atasözleri Üzerine Metaforik Bir İnceleme: Hayvan Metaforları
    (2023) Betül AYDOĞAN
    Bu çalışmada Manisa’nın Salihli ilçesinde yaşayan Kazak Türklerinin atasözlerindeki kaynağını hayvan adlarından alan metaforlar analiz edilmiştir. Hayvan adlarıyla işaret edilmek istenen kavramlar ortaya konularak bir kavramsal alan oluşturulmaya, bir zihin haritası çıkarılmaya çalışılmıştır. Atasözleri, bir toplumun yüzyıllar boyunca edindiği tecrübe ve gözlemlerini yansıtan; onların duygu, düşünce, inanç, değer, davranış birikimlerini kuşaktan kuşağa aktaran metaforik yapılardır. Bu metaforik yapılarda hayvan metaforlarına sıkça rastlanılmaktadır. Bu çalışmada Salihli Kazak Türklerinin hayvan davranışları ile insan davranışları ve hayvan davranışları ile nesneler arasında kurdukları ilişkiden yola çıkılmıştır. Böylece onların ve atalarının kavram dünyasına, düşünce yapısına dair ipuçlarının elde edilmesi amaçlanmıştır. Çalışma; planlama, derleme ve inceleme aşamasından oluşmaktadır. Görüşme ve kılavuz kişiden yararlanma tekniği ile 192 atasözü derlenmiştir. Derlenen atasözlerinde metafor olarak kullanılan 32 hayvan adı tespit edilmiş. Tespit edilen hayvan metaforları, George Lakoff ve Mark Johnson’ın Kavramsal Metafor Kuramı çerçevesinde incelenmiştir. Bu kurama ait olan kavramsal haritalama yöntemi ile kaynak alandaki hayvanların hedef alanda hangi kavramlarla eşleştirildiği analiz edilmeye çalışılmıştır. Analiz sonucunda Salihli Kazak Türklerinin ait oldukları topluma, kültüre ve konuştukları dile özgü tasavvurlarının, duygu değerlerinin neler olduğu ortaya konulmuştur.
  • No Thumbnail Available
    Item
    PRE-SERVICE PRIMARY TEACHERS’ TPACK IMPROVEMENT THROUGH LISTENING ACTIVITIES: DESIGN, OBSERVE AND EVALUATE
    (2023) Nilgun Gunbas; MERAL GOZÜKÜÇÜK
    Pre-service teachers are mostly trained with traditional methods in their institutions and as a result, they do not become competent in technology integration in education. To successfully integrate technology in education, it is necessary for teachers to have knowledge of the content and the pedagogical techniques to teach this content with technology (TPACK). The purpose of this study was to contribute to pre-service primary school teachers’ TPACK. For this purpose, the content was selected as listening, the most ignored skill taught in language education. In a qualitative framework, a case study approach was utilized. Eight pre-service primary teachers were selected with convenience sampling from a public university in Turkey. For eight weeks, the pre-service teachers learned block-based visual programming and designed visual and audio listening texts in pairs. Their projects were undertaken with fourth grade students, and they observed the students’ interactions with these projects. Upon the completion of this process, a semi-structured interview form, prepared by the researchers, was used to gather the pre-service teachers’ views. Results showed that they increased their technological pedagogical content knowledge in the TPACK framework. They also developed a better sense of entertaining, active, and individual learning environments.
  • No Thumbnail Available
    Item
    Zekâî Dede Külliyâtında Usûl İsimlerini Barındıran Bestelenmiş Eserler Üzerine Bir İnceleme
    (2023) Gamze Nevra KÖROĞLU; NIHAT OZAN KOROGLU; SIBEL KARAMAN; Nurten Yılmaz
    Divân Edebiyatından seçilerek bestelenmiş eserler üzerine elbette yapılan bazı çalışmalar bulunmaktadır. Bu çalışmada, bestelenmiş eserlerin güftelerinde bulunan usûl isimleri dikkate alınarak Hâfız Mehmet Zekâî Dede Efendi Külliyâtı taranmıştır. Taramada; Hâfız Mehmet Zekâî Dede’nin “Peymân-i dilberâne inanmam kefîl ile” mısrâı ile başlayan eserin güftesinde çember usûlü ve sakîl usûlü isimlerinin birlikte kullanılmış olduğu görülmüştür. Buradan hareketle güftelerde bulunan usûl isimleri ile eserin usûlü arasındaki ilişkinin tespit edilmesi amaçlanmıştır. Çalışmada; “usûl” isimlerinin geçtiği eserler tespit edilmiş, toplamda beş adet eser örneklem kapsamına alınmıştır. Eserlerin farklı nüshaları incelenmiş ve güfte antolojileri ile karşılaştırılması yapılmıştır. Usûl isimlerinin geçtiği güftelerin vezin kalıpları tespit edilmiş, şekil özellikleri başlığı adı altında tablolaştırılmıştır. Ayrıca eserlerin güfte açıklamalarına yer verilmiş, bilinmeyen kelimeleri belirtilerek tablo haline getirilmiştir. Sonuç olarak çalışma kapsamındaki beş eserden birinin zencîr, ikisinin çember, birinin sakîl, birinin ise darb-ı fetih usûlünde olduğu görülmüştür. Usûl isimlerinin geçtiği güftelerde; eserlerin bir kısmında usûlün kelime anlamı ile, bir kısmında ise usûl ismi olarak kullandığı, ancak kelime anlamıyla kullanılmış olsa da usûlün ismine atıfta bulunulduğu tespit edilmiştir.
  • No Thumbnail Available
    Item
    Özbek Destanlarında Algı Fiilleri
    (2023) Yasin Karadeniz
    Algı fiilleri, dilbilimi incelemelerinde mental fiillerin alt bölümü olarak değerlendirilmektedir. Türkiye’de mental fiillerle ilgili yapılan çalışmalarda algı fiilleri için duyu fiilleri ya da duygu fiilleri terimleri de kullanılmaktadır. Yabancı kaynaklarda ise algı fiilleri için perception verbs, sensory perception verbs gibi terimler kullanılmaktadır. Algı fiillerini oluşturan eylemler beş temel duyu olan “görme, dokunma, işitme, tatma, koklama” duyularından hareketle gerçekleştirilmektedir. Beş duyuyu içeren algı fiilleriyle ilgili çalışmalar mental fiillerin içinde anlatıldığı gibi sadece algı fiillerini anlatan çalışmalar da bulunmaktadır. Ayrıca algı fiilleriyle ilgili çalımalar tek bir duyuyu içerdiği gibi beş duyuyu da kapsayabilmektedir. Bu türdeki çalışmalarla algı fiillerindeki anlam genişlemesi de anlatılmaktadır. Algı fiilleri mental sürecin yani öğrenme sürecinin baş etkeni olduğu için sık kullanılmaktadır. Tabi ki her algı fiili aynı sıklıkta kullanılmaz. İnsanın öğrenme sürecinde ve kendini ifade edebilmesinde en çok ihtiyaç duyduğu algı fiilleri daha sık kullanılmaktadır. Mesela görme duyusuyla ilgili fiiller insan için daha önemli olması sebebiyle daha çok kullanılmaktadır. Bu durum dünya dilleri için geçerli olduğu kadar Özbek Türkçesi için de geçerlidir. Bu çalışmada Özbek destanlarında algı fiilleri ve bu fillerin kullanım sıklıkları gösterilecektir. Böylelikle Özbek Türkçesindeki algı fiillerinin durumu hakkında bilgi verilecektir. Ayrıca bu çalışmada algı fiillerinin her bir destanda ve beş temel duyuya göre kullanım biçimleri tablolarla gösterilerek analiz edilecektir.
  • No Thumbnail Available
    Item
    Özbek Türkçesinde Fiil İşletme Eklerinde Kalıplaşma
    (2023) Yasin Karadeniz
    Her dilin kelime ve cümle üretiminde belirli kuralları olmakla birlikte bazen çeşitli sebeplerle kuraldışı kullanımlar olmaktadır. Mesela kelime oluşumunda eklerin belirli görevleri vardır. Türk dilinde kelime türetmek için isim ve fiil türünde yapım ekleri kullanılır. Yapım ekleri Türk dili için kelime türetmenin en temel birimidir. Ancak bazı durumlarda çekim ekleri de tıpkı yapım ekleri gibi yeni anlamlı kelimeler türetmede kullanılır. Burada dili kullanan toplumun ihtiyaçları ve dildeki en az çaba yasası etkili olmaktadır. Çalışmanın konusunu oluşturan fiil işletme eklerinden sıfat fiil, zarf fiil ve bazı haber kipleri Türk dilinin tarihi seyri içinde kelime oluşturulmasında kullanılmıştır. Bu ekler, bazı fiillerle birlikte kalıplaşarak sadece o kullanıma özgü yeni anlamlı kelimeler oluşturmaktadır. Fiil işletme eklerinde kalıplaşmalar Türk dilinin tarihi seyri içinde Köktürkçeden çağdaş Türk lehçelerine kadar her dönemde sıkça kullanılmıştır. Ayrıca günümüzde Karluk, Kıpçak, Oğuz grubu Türk lehçelerinde ihtiyaç hâlinde kelime yapımında başvurulan bir yoldur. Bu çalışmada Özbek Türkçesinde fiil işletme eklerinde ek kalıplaşmaları ve cümlede kullanım biçimleri ele alınmıştır. Çalışmada öncelikle kalıplaşma konusu hakkında bilgiler verilmiş, sonrasında bu konuda çeşitli araştırmacıların görüşleri verilmiş ve Özbek Türkçesinde hangi eklerde kalıplaşmaların olduğu Özbekçe sözlükler taranarak kalıplaşma örnekleri tespit edilmiş ve gösterilmiştir.
  • No Thumbnail Available
    Item
    Beş Faktör Kişilik Özellikleri ile Gelecek Beklentileri Arasındaki İlişki: Üniversite Öğrencileri Üzerine Bir Araştırma
    (2023) SEMİH DERELİOĞLU
    Üniversite öğrencilerinin gelecek beklentileri; kişiliği, ailesi ve sosyal çevresi tarafından etkilenmektedir. Bireylerin çalışma hayatına dair pek çok unsurun onların temel kişilik özellikleri tarafından etkilendiğine yönelik yapılan çalışmalar neticesinde, iş yaşamına dair gelecek beklentileri ile kişilik özellikleri arasında ilişki önem kazanmıştır. Bu çalışmanın amacı, üniversite öğrencilerinin temel kişilik özelliklerinin çalışma hayatına dair gelecek beklentilerine bir etkisinin olup olmadığını araştırmaktır. Bu amaca yönelik olarak araştırma, kolayda örnekleme yöntemi ile Manisa Celal Bayar Üniversitesinde eğitim gören ön lisans, lisans ve yüksek lisans öğrencilerinden oluşan 459 katılımcıyı kapsamaktadır. Çalışma kapsamında ölçeklerin güvenilirliğini test etmek üzere; Cronbach's alpha katsayılarına bakılmıştır. Toplanan verilere açıklayıcı ve doğrulayıcı faktör analizi, korelasyon ve düzenleyici rolünü test etmek için Hayes’in Process isimli makrosu kullanılmıştır. Araştırma sonuçlarına göre üniversite öğrencilerinin gelecek beklentileri ile temel kişilik özellikleri arasında pozitif ve anlamlı orta derecede bir ilişkinin olduğunu göstermektedir. Söz konusu ilişkide cinsiyetin ise anlamlı bir farklılık oluşturmadığı, dolayısıyla düzenleyici rolünün olmadığı tespit edilmiştir.
  • No Thumbnail Available
    Item
    Türkçe ve Kırgızca’da “Çocuk” Kavramı Üzerine
    (2023) Ali Daşman
    Çocukla ilgili söz varlığı; doğum öncesi ve sonrasında geleneksel ritüller, inanca dayalı ailenin sosyoekonomik durumu, kültürel entelektüel pozisyonu, iç ve dış özelliklerle kendini gösterir. Deyimler, çağrışımsal duygu, imge ve tasarımların oluşumu ve doğasının sınırları; bulunduğu ve yaşatıldığı kültürel ortamdaki dil değişimleri ve yaşam tarzı (göçebelik, köy, şehir hayatı, eğitim durumu vd.), kavramlar dünyasının temel belirleyicileridir. “Çocuk” kavramının dilbilimsel ve bilişsel düzeyde incelenmesi, dil-kültür, insan bilinci ve dil arasındaki ilişkilere yönelik yeni yaklaşım ve kuramları yaratır. Ayrıca söz konusu kavram çerçevesinde ortaya çıkan söz varlığına dayalı sözcük, deyim ve kalıp ifadelerin yapısı; tek anlamlılık, çok anlamlılık ve metaforlarla biçembilim, anlambilimsel çalışmalara ve sözlüklerin oluşturulmasına katkılar sağlamaktadır. Bu araştırmanın amacı; Türkçe ve Kırgızca’da “çocuk” ve “çocuk” kavramına yönelik söz varlığının biçimsel, işlevsel ve anlamsal özelliklerini belirlemek, kültürel arketip, imge, gelenek-göreneklerin izlerini ortaya çıkarmak ve sınıflandırmaktır.
  • «
  • 1 (current)
  • 2
  • »

Manisa Celal Bayar University copyright © 2002-2025 LYRASIS

  • Cookie settings
  • Privacy policy
  • End User Agreement
  • Send Feedback